Veysel Akkoç: Bugün Kudüs dünya Müslümanlarının gündemine oturmuş en acı tepkimeleri yaşıyor. Bu tepkimelerin oluşturduğu süreç Amerika’nın veya İsrail’in güçlü olmasından kaynaklı değildir. Bu sürecin oluşmasının ana sebebi Müslümanım diyen ülkelerin acziyetidir, zayıflığıdır. Bugün dünyanın gözleri önünde bir tecavüz yaşanıyor. Müslümanlarının gözlerinin içine baka baka mübarek topraklara işgalciler dadanıyor. Ve tüm imkansızlıklara rağmen Filistinli kardeşlerimiz kadın çocuk demeden ellerindeki taşlarla bu tecavüze karşı set olmaya çalışıyor.

Akkoç: Unutulmamalıdır ki Türkiye Kudüs’ün yanındadır. Ordumuz peygamber ordusu,

yüreğimiz Selahattin’in yüreği , cesaretimiz Hazreti Hamza’nın cesareti, sadakatimiz hazreti Ebu Bekir’in sadakatidir. Bugün Türkiye içerisinde milletin oylarıyla milletvekiliyim diyen şahıslar Ak Parti’ye “İsrail terör devleti ise 1948’de neden ülke olarak, devlet olarak tanıdınız” denilmekte. Tarihini geçmişini bilmeyen bir millet bu insanların söylemiş olduğunu doğru kabul eder, fakat bizler çok iyi biliyoruz ki 1948’de Türkiye İsrail’i tanıdığında elinde ABD bayrağını sallayan CHP’li İsmet İnönü hükümeti vardı.

Filistin lideri Mahmud Abbas “ABD artık barış sürecinde arabulucu vasfını yitirmiştir. İsrail’e buradan meydan okuyorum bana sınırlarını göstersin” dedi. Alınan kararın uluslararası hukukun aleni ihlali olduğunu belirterek, “ABD bize yüz yılın tokatını vurdu” ifadesini kullanmıştı.

ABD sadece Filistin’e değil, bu tokatı bütün İslam âlemine atmaya cesaret etmiştir. Bizler birer Müslüman olarak Müslümana kalkan eli, Müslümana uzatılan dili koparıp almadığımız müddetçe, şer yuvaları bildiğini yapmaya devam edecektir. Unutmayın dünya susarsa insanlık ölür. Unutmayın Filistin konusunda dünya sesini kısarsa tek ses verecek olan ülke Türkiye’dir. Biz biliyoruz ki Kudüs düşerse Mekke Medine düşer. Biz biliyoruz ki Kudüs düşerse İstanbul düşer. Biz biliyoruz ki İstanbul düşerse İslam’ın son kalesi olan Türkiye düşer. Bu sebeple Amerika’nın atmaya çalıştığı bu tokat sadece Filistin’e değildir. Bu tokat aynı zamanda Türkiye’ye atılmak istenen bir tokattır. Bugün Türkiye’nin gücünden rahatsız olan Türkiye’yi İslam dünyasının son kalesi olarak görmek istemeyen bir çok İslam ülkesi var.

Suudi Arabistan!

Amerika’nın kucağında islama hizmetkarlık yapamaz. Mısır Amerika’nın talimatları ile İslam’a hizmetkarlık yapamaz. Bu yüzden İslam dünyasının kalesi Türkiye’dir.

Kudüs’ün Selahaddin’i Recep Tayyip Erdoğan’dır.

2000 li yıllar öncesinde Türkiye’de içişleri bakanlığı yapmış olan Yaşar Okuyan “Erdoğan giderse Türkiye 30 sene daha Amerika’nın kucağından kalkamaz” demişti. “Amerikan projesi ile Tayyip Erdoğan’dan sonra gelecek olan iktidar Türkiye’nin bölünmesine imza atacak olan iktidardır” demişti. Burada şahitlik ediyoruz ki İslam’ın nuru kıyamete kadar var olacaktır. İslam’ın nuruna hizmet edecek olan her kim olursa olsun sivil toplum örgütleri olarak arkalarında olacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın.

Akkoç şöyle devam etti: Kıymetli kardeşlerim Müslüman ölümü şehadet olarak görür.

Şehitlik makamını en yüksek mertebe olarak kabul eder. Burada sesleniyorum:

“Ey Yahudiler! başka insanlar değilde yalnız kendinizin Allah’ın dostları olduğunu iddia ediyorsanız ve şayet sözünüze sadıksanız haydi ölümü temenni edin. Ama sizler daha önce yapıp ettikleriniz yüzünden asla ölümü istemezsiniz , Allah zalimleri çok iyi bilendir.”

(Cuma süresi 6-7)

Kudüs’ün başkent ilan edilmesine duyulan tepki İsrail’in Filistin topraklarındaki varlığını kabullenmek olmamalıdır. Siyonist İsrail, Filistin topraklarının tamamına işgalci olarak girmiş bir karış toprakta en ufak bir hakka sahip değildir. Bunun aksini dile getirmek perde arkasında bazı şeylere göz yummaktır. 50 ülkenin katılmış olduğu İslam işbirliği Teşkilatı toplantısında, işgalin sadece Kudüs ile sınırlandırılmadığını, Filistin topraklarının tamamında bir işgalin söz konusu olduğunu dile getirecek babayiğitlere ihtiyacımız vardır. Filistin’de Doğu, Batı, Kuzey, Güney kavramları kabul edilemez. Eğer ki bu babayiğit kavramı sadece bir ülkeyle sınırlı kalacaksa İslam adına yarınları konuşmak cansız ve mecalsiz olacaktır.

Unutulmamalıdır ki Müslüman ülkelerin dağınıklığı birilerini birleştirir, semirtir, şımartır. Ne yazık ki dünyanın gözleri önünde büyük bir kıyım yaşanıyor bu kıyıma sessiz kalmayan ülkelerin başında Türkiye var fakat Avrupa’nın Mashalığına soyunmuş olan İslam’ın İslam ülkelerinin abisi olması gereken devletler aynı dine mensup olan kardeşlerine saldırmakla meşguller. Suudi Arabistanın Yemen’e saldırmış olması algısal bir yöntemdir konuyu dağıtmak Kudüs’ü sümenaltı etme çabasıdır. Bu sebeple bu ülkenin izlemiş olduğu politika sadece Amerika’nın ve emperyalistlerin çıkarlarına hizmet eder.

Bugün İsrail’de yaşayan her bir yahudi oradaki toprakları vadedilmiş topraklar olarak görür. Müslümanı ise öldürülmesi gereken kişiler olarak belirler.

Bozulmuş olan kitapların emrettiğini yüzsüzce hayata geçirmeye çalışan bu soysuzlara sesimizi çıkarmadığımız İçin,

Bütün Müslüman ülkelerde kurulan tuzaklara düştüğümüz için,

Arap’ı kalleş olarak pazarlayan İngiliz hegemonyasını özümsediğimiz için sesimiz pısırık çıkmakta.

Ama artık İslam ülkeleri uyanmıştır. Müslümanı müslümana kırdıran lobi hareketlerinin farkına varmıştır.

Uyanışımız çetin olacaktır. Türkiye’den başlayan intifada hareketi şehadeti getirse bile son bulmayacaktır.

Akkoç: Bugün bir olmanın, bütün olmanın günüdür. Ayrılıklarımızdan nemalananların bize biçtiği rolü değil, Kuran’ın emrettiği doğruları yapma ve yaşama günüdür.

Allah tuzakları bilendir. Tuzakları yıkandır. Amerika’nın vermiş olduğu bu karar ekonomideki çaresizliğinin savaşlarla düze çıkmasıdır. Savaşlar çıkarsa Amerika Yaşar. Bugün Amerika bu kararla yaşamayı değil kendi acı sonunu hazırlamıştır.

Diyanet Sen Adana Şubesi