Vicdan yürüyüşü kapsamında sorumluluk üstlenen Diyanet-Sen Kadın Kolları, savaşın bedelini ödeyen kadın ve çocukların zulüm ve işkenceden kurtulması İçin uluslararası bir ayaklanmanın şart olduğunu dile getirdi. Konu ile ilgili basın açıklaması yayınlayan Diyanet-Sen Kadın Kolları komisyon başkanı Ayşe Yıldız Dündar bugün savaş altındaki ülkelerde savaşın bedelini kadın ve çocuklar öderken dünya insan haklarından bahsedemez dedi. Dündar; insanlık duyarlılığını yitirmiş,kadına uygulanan şiddet bütün dünyada başlıca bir sorun haline gelmiştir. çocuklar bu zulümden şiddetli şekilde zarar görürken,küçücük bedenler üzerinden inşa edilecek yeni hayatların, devlet çıkarlarının hiçbir hükmü,hakkaniyet kapısından geçemeyecektir. Sadece ülkemizde Adliyelerdeki 4 tecavüz davasından birinin çocuklarla ilgili olduğu, Adalet Bakanlığı 2014 verilerine göre, her ay Adli Tıp Kurumu’na 650 çocuk cinsel istismarı vakasının gönderildiği, gerçekleşmiş vakalardan yüzde 50’sinde, zihinsel engelli çocuğa istismarda bulunan kişiye mahkemenin indirim uyguladığı, iyi hal ve saygın tutum indirimlerinin devam ettiği, açılan toplam dava sayısının 40 bin 266, karar çıkan dava sayısının 24 bin 825 ve mahkûmiyet kararının 13 bin 968 olduğu gerçeği, savaşsın olmadığı bir ülkede dahi, savaş enkazları olduğunu göstermektedir. Suriye’de savaşın gölgesinde yaşananlara da değinen Diyanet-Sen Kadın Kolları Başkanı Ayşe Yıldız Dündar; 15 bin çocuğun öldüğünü 13 bin 581 kadının Suriye hapishanelerinde işkence ve tecavüze maruz kaldığını dile getirdi. Şu an 417’si kız çocuğu olmak üzere tespit edilebilen 6 bin 736 kadın halen bu vahşeti yaşıyor, Suriye rejiminin zindanlarında ölmeyi bekliyor. Bu ölümler Vicdanların ölmesidir, bu işkenceler dünyaya yapılan işkencelerdir. Bu tecavüzler bütün masumiyetlere uzanan kirli ve karanlık ellerin arsız maharetidir. Bu acıların gölgesinde üç maymunu yaşamak ise dünyanın gerçek yüzünü tekrar göstermeye yetmiştir dedi.